Davut Yatkın
Köşe Yazarı
Davut Yatkın
 

Sözde Demokrat(!) Fransa

Kendilerini demokratik/demokrasinin beşiği olarak gören Fransa'da Müslümanlar üzerindeki baskı devlet eliyle şiddete dönüşmüştür. Sözde insanlıktan/barıştan dem vuran Fransa devlet eliyle Müslümanlara, camilere, İslami kuruluş ve derneklere baskı ve şiddet uygulamaktadır. Savundukları, put haline getirdikleri demokrasilerini acıkınca helvadan putlarını yiyen kabileler gibi davranmaktadırlar. Fransa’nın geçmişi karanlık olduğu gibi bugünü de karanlıktır ve insaniyet adına yol kat etmediği görülmektedir. Devlet başkanı eliyle Müslümanlara karşı ırkçılık politikaları uygulanmaktadır. Müslümanların yaşam alanlarını daraltacak/zorlaştıracak 70 maddelik yasa tasarısı 151’e karşı 347 oyla kurucu mecliste kabul edilmiştir; 30 Mart’ta senatoya sunulacak ve kabul edilmesi durumunda Müslümanların günlük yaşam alanları ve inançlarına göre yaşamaları iyice zorlaşacak. Fransa’dakiMüslümanların sözde Demokrat(!), sözde Özgürlükçü(!), sözde insan haklarına saygıdan her fırsatta dem vuranFransa yönetiminden istedikleri sadece inançlarında ve dinlerinde özgür olmak ve İslami kimliklerine sahip çıkmalarından dolayı dışlanmamaktır Fransa’daki Müslümanların herhangi bir ayrılıkçılık iddiaları yoktur ve bu doğrultuda herhangi bir faaliyet yapma imkânına da sahip değillerdir. Ayrılıkçılık yapan onları dışlayan, Fransız toplumuna entegre olabilmeleri için kendilerine dayatılan anlayış ve yaşayış tarzını tartışmasız bir şekilde kabul etmeye zorlayan Fransa yönetimi ve bu yönetime yön veren ırkçı zihniyettir. Dünya Müslümanları bu zihniyeti 28 Şubat’ta Türkiye’de,Filistin’de,Bosna’da, Doğu Türkistan’da görmüştür ve maalesefdaha nice yerlerdehalen görmektedir. Fransa’nın bu yasa tasarısını uygulamaya geçirmesi durumunda onların Müslümanlara yönelik zulüm uygulamaları Çin’in Doğu Türkistan’daki Uygur Müslümanlara yönelik zulümleri ve ayrımcı politikaları ile yarışa girmiş olacaktır. Şurası unutulmamalıdır ki, Aziz İslam’ın geçmişi paktır, temizdir. Hiç kimse İslam mensupları gerçek Müslüman ve müminlerin başka halklara/insanlara zulmettiğini iddia edemez. Hiçbir kirli elin, kirli zihinlerin İslam’ı lekelemeye hakları yoktur. Bu anlamda dünya Müslümanları olarak haklı isyanlarımızı, ahlaki propaganda ve protestolarımızı her daim, herzemin ve şartta dile getirmemiz gerekmektedir.  …Müslümanlar kâfirlere karşı kararlı, tavizsiz, çetin ve şiddetli, kendi aralarında ise son derece merhametlidirler. Onları rükû ve secde ederken görürsün. Allah'ın lütfunu ve rızasını kazanmayı arzularlar. (48/Fetih 29) dyjurnal@gmail.com
Ekleme Tarihi: 19 Şubat 2021 - Cuma

Sözde Demokrat(!) Fransa

Kendilerini demokratik/demokrasinin beşiği olarak gören Fransa'da Müslümanlar üzerindeki baskı devlet eliyle şiddete dönüşmüştür.

Sözde insanlıktan/barıştan dem vuran Fransa devlet eliyle Müslümanlara, camilere, İslami kuruluş ve derneklere baskı ve şiddet uygulamaktadır.

Savundukları, put haline getirdikleri demokrasilerini acıkınca helvadan putlarını yiyen kabileler gibi davranmaktadırlar.

Fransa’nın geçmişi karanlık olduğu gibi bugünü de karanlıktır ve insaniyet adına yol kat etmediği görülmektedir.

Devlet başkanı eliyle Müslümanlara karşı ırkçılık politikaları uygulanmaktadır.

Müslümanların yaşam alanlarını daraltacak/zorlaştıracak 70 maddelik yasa tasarısı 151’e karşı 347 oyla kurucu mecliste kabul edilmiştir; 30 Mart’ta senatoya sunulacak ve kabul edilmesi durumunda Müslümanların günlük yaşam alanları ve inançlarına göre yaşamaları iyice zorlaşacak.

Fransa’dakiMüslümanların sözde Demokrat(!), sözde Özgürlükçü(!), sözde insan haklarına saygıdan her fırsatta dem vuranFransa yönetiminden istedikleri sadece inançlarında ve dinlerinde özgür olmak ve İslami kimliklerine sahip çıkmalarından dolayı dışlanmamaktır

Fransa’daki Müslümanların herhangi bir ayrılıkçılık iddiaları yoktur ve bu doğrultuda herhangi bir faaliyet yapma imkânına da sahip değillerdir. Ayrılıkçılık yapan onları dışlayan, Fransız toplumuna entegre olabilmeleri için kendilerine dayatılan anlayış ve yaşayış tarzını tartışmasız bir şekilde kabul etmeye zorlayan Fransa yönetimi ve bu yönetime yön veren ırkçı zihniyettir. Dünya Müslümanları bu zihniyeti 28 Şubat’ta Türkiye’de,Filistin’de,Bosna’da, Doğu Türkistan’da görmüştür ve maalesefdaha nice yerlerdehalen görmektedir.

Fransa’nın bu yasa tasarısını uygulamaya geçirmesi durumunda onların Müslümanlara yönelik zulüm uygulamaları Çin’in Doğu Türkistan’daki Uygur Müslümanlara yönelik zulümleri ve ayrımcı politikaları ile yarışa girmiş olacaktır.

Şurası unutulmamalıdır ki, Aziz İslam’ın geçmişi paktır, temizdir. Hiç kimse İslam mensupları gerçek Müslüman ve müminlerin başka halklara/insanlara zulmettiğini iddia edemez. Hiçbir kirli elin, kirli zihinlerin İslam’ı lekelemeye hakları yoktur. Bu anlamda dünya Müslümanları olarak haklı isyanlarımızı, ahlaki propaganda ve protestolarımızı her daim, herzemin ve şartta dile getirmemiz gerekmektedir.

 …Müslümanlar kâfirlere karşı kararlı, tavizsiz, çetin ve şiddetli, kendi aralarında ise son derece merhametlidirler. Onları rükû ve secde ederken görürsün. Allah'ın lütfunu ve rızasını kazanmayı arzularlar. (48/Fetih 29)

dyjurnal@gmail.com

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gebzeninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.