YENİDEN REFAH PARTİSİ GENÇLERİNDEN AÇIKLAMA

Son yıllarda ülkemizde çocuklarımızın, kadınlarımızın uğradığı şiddet ve istismar haberleri ile sıkça karşılaşmaktayız. Her geçen yıl sürekli olarak artarak devam eden bu çirkin olayları endişeile takip etmekteyiz. Yapılan araştırmalara göre çocuklarımıza yönelik istismar vakaları son 10 yılda 700 artmış ve 2337 kadınımız hayatını şiddet görerek kaybetmiştir. Bu elim hadiseler her geçen gün artarak devam etmektedir.

  Altı asır boyunca insanların huzur, güven ve barış içerisinde, birlikte yaşamalarına vesile olan köklümedeniyetimize yakışmayan bu durumun temelinde yatan sorunların tafsilatlı bir şekilde incelenmesini ve büyük teessür sebebi olan bu toplumsal düzlemi hazırlayan sebeplerin ortaya çıkarılmasını son derece elzem görmekteyiz. Bu kapsamda, eğitim ve kültür alanlarında sürmekte olan işleyişin bir an önce gözden geçirilmektedir.

  Eğitimin ana merkezi olan okullarımızda her yeni bakanla, her yeni hükümetle birlikte değişen ve adeta ‘kırk yamalı bohça' haline gelen eğitim müfredatımızda değişmeyen tek prensibin “Maddecilik” olduğunu üzülerek müşahede etmekteyiz. Yeniden Refah Partisi olarak bizler, toplumda cereyan eden trajedik hadiselerin temelinde yatan en temel unsurun bu maddeci anlayış olduğunu ifade ediyoruz. Bu sebeple başta eğitim sistemimiz olmak üzere, toplumsal tüm işleyişlerin “ÖNCE AHLAK VE MANEVİYAT” temelli bir değişim ve dönüşüm programına alınması gerekliliğini vurgulamaktayız. Gelecek nesillerimizin, insana ve doğaya saygılı bireylerden oluşması bu dönüşüm ile mümkün hale gelecektir.

 

Bununla birlikte internet, televizyon gibi kitle iletişim araçlarının toplumsal bilincin oluşturulması noktasında yıpratıcı değil yapıcı ve eğitici rol oynayan bir hale getirilmesi gerekmektedir. 

 Toplumumuzun bilinçlendirilme çalışmaları ile birlikte hızlı bir şekilde yasa düzenlemeleri yapılarak, işlenen bu suçların ciddi yaptırımlara bağlanması gerekmektedir. Toplum ahlakını bozan bu çirkin olaylarda adalet mekanizmasının hızlı ve adil bir şekilde işletilmesi topluma güven vermesi ve caydırıcılığın hayata geçirilmesi açısından bir zarurettir.

 Beş yaşındaki kız çocuğumuzun yaşadığı çirkin olayda saldırganın yabancı uyruklu olması; bu tür acı hadiselerin bizim toplumumuz içerisinde de defaatlemeydana geldiği gerçeğini değiştirmemektedir.Üzerinde durduğumuz mezkur dönüşümün ülkemizde en hızlı şekilde hayata geçirilmesinin sadece ülkemize değil tüm İslam ülkelerinin ve tüm Dünya'nın güzelleşmesine katkı sunacağını su götürmez bir gerçek olarak görmekteyiz.